İstanbul eski Belediye Başkanı Bedrettin Dalan’ın oğlu Barış Dalan’ın cipini çaldıktan sonra kaçan cezaevi firarisi Cemil Özel’i vurarak öldürdüğü için tutuklanan koruma Cemal Güler ve tutuksuz yargılanan koruma Ergin Kerse için dava açıldı. Savcılık, suçun meşru müdafaa sınırları kapsamında kaldığını belirterek, korumaların cezalandırılmamasını istedi. Ancak ceza verilecekse “meşru müdafaa sınırının aşılması suretiyle kasten öldürme” suçundan cezalandırılmalarını talep edildi.
İstanbul’da 17 Ocak günü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi eski başkanı Bedrettin Dalan’ın oğlu Barış Dalan’ın aracını çalmaya çalışan Cemil Özer’in Dalan’ın korumaları tarafından silahla vurularak öldürülmesine ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianameye göre, Barış Dalan’ın korumaları Cemal Güler (58) ile Ergin Kerse (50) oğul Dalan’ın otomobilini ısınması için çalıştırdı. Barış Dalan’ın evden çıkmasını bekledikleri sırada, Cemil Özer’in içinde bulunduğu araç, Dalan’ın aracının yanında durdu.
ARACIN YANINDA DURDU, ŞOFÖR KOLTUĞUNA GEÇTİ
Dalan’ın aracının şoför koltuğuna geçen Cemil Özer, aracı çalıştırıp kaçtı. Korumalar Cemal Güler ile Ergin Kerse aracı takip etmeye başladı. Korumaların araçla yan yana geldiklerinde durdurmak için sol yanına çarptı. Ancak hırsızın kaçmaya devam etmesi üzerine korumalardan Cemal Güler ateş etti. Başından vurulan hırsız, direksiyon hakimiyetini kaybedip, başka bir araçla çarpışarak durdu. Hastaneye kaldırılan Cemil Özer hayatını kaybederken, korumalar da emniyete giderek teslim oldu. Cemal Güler çıkarıldığı hakimlikçe tutuklanırken, Ergin Kerse adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
SAVCILIK ‘CEZALANDIRILMASINLAR’ DEDİ
Savcılık, ateş açan korumanın haksız bir fiili engellemek amacıyla suç işlediğini, diğer korumanın ise ona yardım ettiğini belirtti. Cemal Güler’in, “kasten adam öldürme” suçundan müebbet hapis, Ergin Kerse’nin de, “kasten öldürmeye yardım etmek” suçundan 10 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmasını istedi. Suçun meşru müdafaa sınırları kapsamında işlendiğini belirterek her iki korumanın da cezalandırılmamasını talep edildi.
İddianamenin gönderildiği mahkemenin aksini düşünmesi halinde ise “meşru müdafaa sınırının aşılması suretiyle kasten öldürme” suçundan cezalandırılmalarını talep etti.